Başlığı atarken tüylerim diken diken oldu. Büyük konuşmak için çok erken biliyorum ama Türkiye bu sınavı başarıyla tamamlıyor gibi gözüküyor. Sağlık sektörümüzün başarısı yabancı ülkelerin medya gündemine kadar taşındı. Sıklıkla takip ettiğim genç yabancı bloggerlar bile laf arasında Türkiye’ye mi kaçsam diye espri yapıyor.Ah ne değerli bir espridir bu bizim için.İnsanların sağlık konusunda kendilerini güvende hissedebilecekleri bir ülkeyiz biz işte o kadar!Maalesef madalyonun bir diğer yüzü var ki Türkiye’de Türk’ü aşağı çeken yine Türk olabiliyor. Hükümet,sağlık bakanlığı,sağlık çalışanları arı gibi çalışıp bir başarı hikayesine imzalarını bıraksa da bir yandan bu hikayeyi dramatize eden bir vatandaş kitlesine sahibiz.
KUAFÖR VE AVM’LER HAZIRLANIYOR
Allah aşkına karantinanın bittiği ilk saniye itibariyle 00.00’da sokaklar insanla dolup taşıyor,köprülerde trafik oluşuyor.Hadi evde darlanıp kapısının önüne inenleri bir nebze anlıyorum da arabaya atlayıp gece yarısı nereye gidiyorsunuz? Hala gizli gizli kumarhane işletenler,ev partileri verenler,kalabalık cenaze namazı kılanlar türlü türlü haberler izliyoruz.Bilinçsizliğimize rağmen Dünya’da korona ile savaşta başarısıyla başı çeken ülkelerden biriyiz çok şükür ki! Gelelim gündemin en önemli haberlerinden biri olan kuaför,berber,güzellik merkezi ve AVM’lerin açılmasına. 11Mayıs itibariyle normalleşme adına büyük bir adım atılıyor. Sektörde çalışanlar derin bir oh çekti ve herkes işinin başına dönmenin mutluluğunu yaşıyor darısı diğer çalışamayanlarımızın başına. Ben de bir kadın olarak hem ihtiyaçları giderebileceğimden hem de hemcinslerimin işlerine geri dönmelerinden dolayı çok mutluyum fakat tereddütlerim yok mu? Tabii ki var.AVM’ler büyük muallak konusu!Günde yüzlerce kişinin girip çıktığı bir alan temiz tutulabilecek mi? Deneme olmadan kıyafet alışverişi nasıl olacak? Bunları göreceğiz.Kuaförler için de eğer gerçekten itinalı ve hassas davranılırsa tüm gerekli önlemler titizlikle alınırsa temiz çalışma ortamı sağlanabilir fakat bazı salonlar bu karara tepkili. Salonlarda müşteri ve çalışanlarının sağlıklarını tehlikeye atmayacak konuma gelmesi için kalan süresinin yeterli olmadığını düşünüyorlar ve gerçekten hazır olana kadar kapılarını açmayacaklarını belirtiyorlar. Bu ekonomik krizde bunu yapabilmek büyük sağduyu ister. Helal olsun!
INTO THE NIGHT
Gündemin en popüler sosyal sorusu ‘Dizi-film tavsiyen var mı?’ İçimiz dışımız dizi film oldu ama karantina günlerinde de pek güzel oyaladılar bizi. ‘Into the night’ Netflix’in en yenilerinden olan Belçika yapımı bir dizi şu an en iyi 10 içerisinde ve başrol oyuncularından biri Türk.Dizinin özellikle konusuna bayıldım.Daha önce işlenmemiş bir konu.Dünya’nın sonu geliyor tarzı senaryolardan ama bilim kurguya fazla kaçmadan gerçeklik sınırlarından kalmaya özen gösterilmiş.Tüm bir sezon az sayıda oyuncu ile çekilmiş içlerinden biri de Türk.Dizide de bir Türk’ü canlandıran Mehmet Kurtuluş oyunculuğuyla şapka çıkarttırıyor.İnanın Mehmet’i izlerken gurur duyacaksınız.Sık sık Türkiye’den bahsedilmesi de dikkatimi çeken önemli bir detay oldu.
Yorum Yok